Ana SayfaKitap Yorumları

Gılgamış Destanı Özeti Ölümsüzlük Mümkün mü?

Gılgamış Destanı Özeti Ölümsüzlük Mümkün mü?

Ölümsüz olmak mümkün müdür? Kral Gılgamış ölümsüzlüğü aramak için yollara çıkar ve ölümsüzlüğü kıl payı kaçırır. İnsan neden ölümsüz değildir? Ne zaman Ölümsüz olacağız?

Argonautika Kitap Yorumu Konusu ve Özeti
Atalarımızın Gök Tanrı Dini Kitap Özeti Konusu
Yaratılış Mitleri İnsanın ve Evrenin Ortaya Çıkışına Dair
Tanrıların Alaca Karanlığı Özeti İncelemesi

Gılgamış Destanı özeti ve ölümsüzlük mümkün mü? Sorularının cevabı bu sayfada. Kral Gılgamış, arkadaşı dostu Enkidu’nun ölümü sonrası kendinin de öleceğini düşünür ve ölümsüzlüğe ulaşmak için tanrıların şehrine gitmeye karar verir. Gılgamış destanı Sümerce çivi yazısı ile yazılmıştır. Gılgamış destanı içerisinde Nuh Tufanı kahramanı (Ziusudra, Nuh) tufandan da bahseder. Destan bize tanrıların insanları nasıl ölümsüz yarattığını ve insanlar gibi onların da hırslarına, şehvetlerine yenik düştüklerini anlatır. Tanrılar cennet bahçelerinde (Dilmun’da) yaşarken ölüölüler kutsal bölgelere giremez. Tanrılar tek bir insana ölümsüzlük vermiştir o da tufandan insanlığı kurtaran Ziusudra’dır (Un-Napiştim). Tarih Boyunca Yapılan Ölümsüzlük Arayışları Nelerdir ayrıntılar için buraya dokunun

Gılgamış Destanının Özeti ve Konusu

Kral Gılgamış, yiğit ve ün salmış bir kraldır. Üçte ikisi tanrı etinden üçte biri ise insan etindendir. Gılgamış yaratılış olarak tanrılara daha yakın olsa da bir ölümlüdür. Yabanda yetişmiş Enkidu, dağdan iner ve Kral Gılgamış ile arkadaş olurlar. İki yiğit ve gözükara arkadaş bütün uyarılara aldırış etmeden Sedir Ormanı’na gidip oradan ağaçlar kesmeyi ve yedi başlı canavar Humbaba’yı öldürmeyi planlarlar. Tabii ki dediklerini yaparlar ve sedir ormanına varıp, Humbaba’yı öldürür ve kutsal ormana dalarlar. 

Gılgamış Destanı Özeti Ölümsüzlük Mümkün mü?
Gılgamış Destanı

Bu tabii ki tanrıların hoşuna gitmez, muhafız Humbaba’nın ölümü tanrıları huzursuz eder. Tanrıça İştar Enkidu’ya âşık olur ve bu isteğini Enkid’ya bildirir. Bu isteği geri çevrilen tanrıça Anu ve diğer tanrıların iznini de alarak Gök Boğası’nı Enkidu ve Gılgamış’ın üzerine gönderir. Gök Boğası’nı da öldürürler. Buna kızan tanrılar enkiduyu öldürür.

Yoldaşı Enkidu’nun ölümü karşısında çaresizliğe düşen Gılgamış ölümsüzlük için tanrıların diyarına gitmeye kararverir. Ölümsüzlüğe ulaşan atası Ziusudra ile görüşmek ve ölümsüzlük iksirinden, yiiyeceğinden almak ister. Zorluklara katlanarak ölümsüzlük bitkisine ulaşan Gılgamış, denizin altındaki bu bitkiyi bir yılana kaptırır.

Gılgamış Destanı Özeti Ölümsüzlük Mümkün mü?
Gılgamış Destanı Ölümsüzlük

Ölümsüzlük Suyu, Pınarı, Bitkisi. Ölümsüzlük Münkün mü?

Krallar, maceraperestler, ordular, ezoterik gruplar tarih boyunca ölümsüzlük pınarını, ölümsüzlük suyunu Gılgamış Destanı örneğinde olduğu gibi aramışlar. Sümer yazıtlarına göre tanrılar insnaı yaratırken ölümsüzlüğü kendilerine ayırmışlar ve insana ölümsüzlüğü vermemişlerdir. Tanrılar yeryüzü cenneti olan Dilmun’da yaşarlar. Oraya insanlar giremez. Sümerlere göre ahiret yoktur. Ölüm ebedi bir yokluştur çünkü ebedi yaşamın sırrını tanrılar insnalara vermemiştir. Annunaki uygarlığı Homo Sapiens türünün evrilmesi için genetik kodlama yapmıştır. Tanrı Enki (Ea) Homo Erektus’tan Homo Sapiens’e geçişte moderm köle, tanrıların kul uolan ölümlü insanı yaratır. Ölüler Cehennem yani aşağı dünyaya gider.

Gılgamış Destanı Kimin, Kime Ait, Kim Yazı?

Gılgamış Destanı kimin, Gılgamış Destanını kim yazdı? Bu çokça sorulan bir soru. Hatta bu meşhur destanın Türk destanı sanıldığı bile olmuştur. Fakat bu doğru değildir.

Destan, Sümer kültürüne aittir. Tanrılar ölümsüzdür ve insanlardan ayrı bir bölgede gelişmiş teknolojileri, üçan aygıtları ve gözlerinden ateş saçan robot gibi koruyucu yaratıkları ile yaşarlar. Kral Gılgamış ve Enkidu’da işte bu korunmuş alana yolculuk yaparak, yüksek teknolojiye sahip “tanrılar” ile görüşmeye gider. Gılgamış yarı efsanevi bir karakterdir. Melez olan Glgamış’ın genetik yapısının üçte ikisi tanrılara aittir. Tsnrı ve nsan melezidir. M.Ö 2000’lerde destan Akkadça ile yazılır. Metin kil tabletlerde bulunur. Kitabın “başlarken” bölümünde çevirmen Sait Maden geniş bilgi veriyor.

Yorumlar

WORDPRESS: 0