Geleceğin insanı, biyolojik olmayan zeka ile birleşip yeni bir tür mü olacak? Yapay zeka insnaşlığın sonunu olabilir mi tartışmaları.
İnsanlık 2.0 Tekilliğe Doğru Biyolojisini Aşan İnsan Ray Kurzweil Kitap İncelemesi Özeti. 720 sayfalık devasa bir kitabı okumak kolay değildir. Ama ben kitap okumaya alışkın olduğumdan kitap sayfaları arttıkça seviniyorum. Özellikle popüler bilim kitapları ilgi alanım. Popüler bilim okumaya Evren’in Dokusu adlı kitapla başlamıştım. Kuntum kuramları, evrenin yapısı, astronomi derken teknolojik tekillik, evrim, yapay zeka, transhümanizm ile devam ettim. İnsanın biyolojik bedeninin ötesine geçeceği teknolojileri çoktandır hayal ediyor. Bu hayali için ilk adımlar atıldı bile..
Ölümsüzlük ya da sürekli kendini yenileyen vücudu ile biyolojik olmayan zeka ile birleşmiş bir insan hayal edin. Bilim kurgu romanlarından çıkmış gibi duruyor. Ama insan eninde sonunda kedni biyolojisini aşacak bu kesin ama Kruzweil’in verdiği tarihler çok yakın tarihler ve fütürizmin resmen canına okumuş biridir.
İnsanlık 2.0 Ray Kurzweil Kitap İncelemesi Özeti
Ray Kurzweil’in kitabında da yazdığı gibi günlük 250 tane hap ve damardan besleyici özel sıvılar alan biri. Bir fütürist. Yapay zekâ alanında düşünceleri var. Bu kitap aslında 2005 yılında yayınlandı. İçinde istatistikler, örneklemeler hep 2004 yılına kadar. Yani 2020’li yılların başındaki biz okurlar için epeyce eski. Tabii ki örnekler, teknolojik istatistikler, bilişim ve bilgi sayım teknolojilerindeki veriler, hızlar 2004 yılına ait. Bu nedenle bu istatistikler bana göre anlamsızdı. Ama kitaptaki felsefi tartışmalar, teknikler, beyin ve bilinç ile ilgili konular hâlâ güncelliğini koruyor. Yapay zekâ, transhümanizm, teknolojik tekillik, bilinç ve bilinçli yazılımlar (makineler), ölümsüzlük konuları eskimiş sayılmaz. Geleceğin insanı kendini biyolojik olmayan zeka ile birleştireceğine Kurzweil kesin gözüyle bakıyor.
Verdiği tarihler var. Bu tarihlerden bazılarını aşağıda yazacağım. Tekillik için, yapay zekânın insan zekâsını geçmesi için verdiği tarihler acaba tuttu mu? Özellikle insanın biyolojik bedeninin yavaşça değişime uğrayıp nanobotlar tarafından yönetileceği gibi ilginç konular da var. Hiçbir organımıza ihtiyacımızın kalmadığı yarı makine yarı insan olacağımız günler uzak değil! Kurzweil, uzayda yaşam olma ihtimalinden, kuantum teorilerinden, felsefi konulara, genetik konularına kadar çok geniş bir bilgi birikimi ile kitabı yazmış. Kitap hafife alınacak bir kitap değil. Aradan geçen 18 yıla rağmen kitap hala başucu kaynağıdır. Hala bu kitaptan alıntılar yapılır.
İnsanlık 2.0’ın Konusu ve Özeti
Popüler bilim kitaplarının özeti olmaz bunun farkındayım. Kitap teknolojik tekillik üzerine yazılmış. Teknolojik tekillik nedir? Teknolojik tekillik insanın biyolojik bedeni/beyni/zekası/bilinci ile biyolojik olmayan zekanın birleşmesi ile kendini güncellemesidir. Böylede insan kendi biyolojik bedeninden daha çok biyolojik olmayan tarafı ile yaşama devam edecektir. Gelecekte insanın organlarının yerine yapay organlar, nanobotlar geçecek ve insan kendi şeklini değiştirebilecektir. İnsan ayrıca bilincini bir makineye ya da bir yazılıma, bilgisayara aktarabilecektir. Sanal gerçeklikte, sanal bir dünyada istediği gibi yaşayabilecektir.
Kitabın en önemli bölümlerini insan bilinci ve beyin yapısı oluşturur. İnsan bilincini taklit eden ya da bilinç sahibi yazılımlar, makineler mümkün müdür? Öznel deneyime sahip bilgisayarlar, bizi anlayan ve bizimle konuşan yapay zekâ bizim dostumuz mu olacaktır? Yapay zeka insanlığın sonu mudur? İnsan beyninin örüntülenmesi, emüle edilmesi ve yüz milyar nöronun ve yüz trilyon ara bağlatının çözülmesi ve kopyalanması konusu da kitapta tartışılır.
Acaba bilincimizi kopyaladığımız, başka bir makineye ya da yazılıma, simülayyona, sanal gerçekliğe taşıdığımız insanlık 3.0 sürümünde biz hala biz olacak mıyız? İnsan 2.0 sonrası kendini her yere kopyalayan bir insan olacak. Acaba kopyalanan bilinç ayrı bir bilinç ve insan olarak mı devam edecek? Bilinç be beynin kopyalanması konusu kitapta en çok işlenen konu. Çünkü teknolojik tekillik için insan bilinci ve beyin tamamen çözülmelidir. Bilinç beynin bir yerinde bulunmaz. Bilinç beyindeki yüz trilyon bağlantı sonucu ortaya çıkar. Bağlantıların kendisi ya da beyindeki herhangi bir yer bilinçli değildir.
Teknolojik Tekillik Sonrası Posthümanizm
Tekilliğin matematikteki, fizikteki tanımları da yapılır. İnsanın nihayi amacı biyolojisini aşmak ve ölümsüzlüğü bulmaktır. Özellikle insan 2.0 sonrasında insan 3.0 sürümüne de erişecektir. İşte o zaman vücutsuz bir insanla karşı karşıyayız. Yapay zekâ insanlığı yok edebilir mi? Gibi klasik sorularda kitapta inceleniyor. Başlangıçta söylediğim gibi kitap hayal ürünü saçmalıklardan oluşmuyor. Bilinç, teknolojik tekillik, insan vücudunun modifiye edilmesi gibi konular, insan vücudunda dolaşan nano robotlar çok uç hayaller değildir. Sadece Ray Kurzweil, üstel büyüme ile teknolojinin hızının artışı ile çok yakın tarihler veriyor.
Ray Kurzweil’in Bazı Fütüristtik ve Çoğu Tutmayan Tahminleri
🎯İnsan beyninin taranması, üstel büyüyen bu teknolojilerden biridir.
🎯 İnsan zekasını taklit edebilmek için gereken donanıma bu on yılın sonunda süper bilgisayarlarla, gelecek on yılın sonunda da kişisel bilgisayar boyutundaki aygıtlarla sahip olacağız. 2020’li yılların ortalarında ise elimizde insan zekasının etkili yazılım modelleri olacak.
2020’lerin Tahmini
🎯 İnsan zekasını taklit edebilmek için gereken donanıma bu on yılın sonunda süper bilgisayarlarla, gelecek on yılın sonunda da kişisel bilgisayar boyutundaki aygıtlarla sahip olacağız. 2020’li yılların ortalarında ise elimizde insan zekasının etkili yazılım modelleri olacak.
🎯 İnsan zekasını tam olarak taklit edebilmek için gereken dona nım ve yazılımla, 2020’lerin sonunda bilgisayarların biyolojik insan zekasından farklı bir zeka göstererek Turing testini ba ş arıyla tamamlamalarını bekleyebiliriz.
🎯 süper bilgisayarların insan beyninin yeteneklerine bu on yılın sonunda, kişisel bilgi işlemin ise 2020 yılı dolayla rında insan beyninin yetenekleri konusunda ne kadar tutucu bir değer biçeceğimize bağlı olarak belki de daha önce-eşleneceğini görürüz. (İnsan beyninin bilgi işlem hızını sonraki bölümde irde leyeceğiz.
🎯 2025 yılı hedefini sekiz yıl kadar kısaltabilir. İnsan beyninin simülasyonunu oluşturacak farklı programlar da çok sayıda yineleme içerecek, bu nedenle uygulamaya özel tümleşik devrelerin kullanımına yatkın olacaktır.
🎯 2020 yılı dolaylarında insan beyninin kapasitesinin en azından donanım temelindeki bilgi işlem kapasitesi açısından bin dolar civarında olmasını beklemek akla yatkındır.
🎯 Yukarıdaki çözümlemeye dayanarak, 2020 yılında insan beyni ni taklit eden donanımı yaklaşık bin dolara alabilmeyi beklemek akla yatkındır. Dördüncü bölümde irdeleyeceğimiz gibi bu işlevi kopyalayacak olan yazılım bir on yıl daha isteyecektir.
2030 ve Sonrası
🎯 2080 yılında bin dolar değerindeki bilgi işlemin, on milyar insan beyninin on bin yıllık düşüncesinin eşdeğerini on mikrosaniyede işleyebildiğini dikkate alırsak, sen müthiş bir şey olmalısın.
🎯 2030 yılına gelindiğinde bin dolar değerindeki bilgi işlemin karşılığı bir köy dolusu (yaklaşık bin) insan beyni olacaktır. 2050 yılına gelindiğinde, bin dolar de ğerindeki bilgi işlem, dünyadaki tüm insan beyinlerinin işleme gücünü geçecektir.
🎯 İnsanın yeteneklerin de temel ve şiddetli bir dönüşümü temsil ede cek olan Tekilliği 2045 yılına tarihliyorum. Bu tarihte yaratılacak biyolojik olmayan zeka, günümüzün insan zeka sının tamamından bir milyar kat daha güçlü olacaktır.Bilgi işlemin 2030’ların başlarındaki durumu bizi yine de Tekilliğe ulaştırmayacaktır; çünkü zekamızın köklü bir bi çimde gelişimini henüz karşı lamamaktadır. Ancak 2040’la rın ortalarına gelindiğinde, bin dolar karşılığında alınabi lecek bilgi işlemin değeri 1026 cps’e eşit olacak, böylelikle her yıl (toplam 1012 dolarlık maliyetle) oluşturulan zeka, günümüzün tüm insan zekası nın toplamından yaklaşık bir milyar kat daha güçlü olacaktır.
🎯Turing testini geçecek olan işlevsel simülasyonu biçiminde olacaktır; bunun da 2029′ a kadar gerçekleşeceğini düşünüyorum. 119 Bu düzeydeki ayrıntıları yakalayabilmek, teknolojisine 2020’le rin sonlarında erişeceğimiz nanobotlann kullanımıyla, beynin için den taranmasını gerektirecektir. Böylelikle, 2030’lann başlan, bilgi yükleme için gereken bilgi işlem performansı, belleği ve beyin tara manın ön koşullan için akla yatkın bir zaman dilimidir. Herhangi bir diğer teknoloji gibi bunun da yeteneklerinin mükemmelleştiril mesi, üst üste birtakım düzeltmeler gerektirecektir; bu nedenle de 2030’lann sanlan başarılı yükleme için tutucu bir tahmindir.
🎯 2030’lu yıllara geldiğimizde beynimizin biyolojik olmayan bölümü ağır basacak, 2040’lara geldiğimizde ise, üçün cü bölümde belirttiğim gibi, biyolojik olmayan bölüm milyarlarca kat daha yetenekli olacaktır.Peki, Geriye Ne Kaldı? 2030’ların başlarında ne olacağımıza bir bakalım. Kalbi, akciğerleri, alyuvarlar ile akyuvarları, pıhtı yuvarları, pankreası, tiroit ve diğer horınon üreten organları, böb rekleri, idrar kesesini, karaciğeri, alt yemek borusunu, mideyi, ince ve kalın bağırsağı yok ettik. Bu noktada elimizde iskelet, deri, cinsel organlar, ağız ve üst yemek borusu ile beyin kaldı.
🎯 2030’lann nanobotlannın en önemli uygulama sı, biyolojik zeka ile biyolojik olmayan zekanın birleşmesi yoluyla akıllarımızın genişletilmesi olacak. Yüz trilyon çok yavaş nöron bağlantımızın, nano robot iletişimi sayesinde yüksek hızlı sanal bağlantılarla büyütülmesi ilk aşama olacaktır. 2040’ların ortalarına gelindiğinde de biyolojik zekanın çok ilerisine geçmiş olacaktır.Piko teknolojinin kavramsal sorunlannı çözdüğümüzü söylemedim. Bunu 2072 yılında yapacağnı öngörmüştüm.
- Baskı: 720 sayfa
- Okuma süresi:18 saat
- Yayıncı: Alfa Yayınları
Yorumlar