Müzik insanın var olduğu andan itibaren zihnindeki en güzel ritimlerdir.
Müzikofili Nedir Neden Müzik Dinleriz Müziğin Gizemi. Müzik Tedavisi ve Mozart Etkisi, Kürelerin Armonisi gibi çılgın teorileri de bu yazıda okuyacaksınız. Daha sonra konumuz olan müziğin renkli dünyasına giriş yapacağız. Müzik her zaman bir arınma, zihni temizleme, dinlendirme, iyileştirme, yöntemi olarak kullanılmıştır. Olivers Sacks’ın yazmış olduğu Müzikofili, Müzik ve Beyin Öyküleri kitabına bakabilirsiniz. Beyin kapasitemizi arttırmak ve mutlu olmak için müzikten faydalanabilir miyiz? Müzik, insanlığın ürettiği en iyi şeylerden biri olabilir mi? Hadi bu sorunun cevabını arayalım.
Müzikofili Nedir Neden Müzik Dinleriz Müziğin Gizemi
Müzikofili insanın müziğe olan düşkünlüktür? Müziksiz yapamama hali. Sonuna “phillia” yani “düşkünlük” eki olan onlarca terim vardır. Bu müzik temayülü bebeklikte ortaya çıkar. Bir nevi insan genetiğinde işlenmiştir. Yunanca “philia” eki de burada müziğe olan düşkün beyinleri kastediyor. Bazı insnalaırn beyni sürekli müzik üretir. Beethoven sağır olduğu zaman bile müzik yapabilmiştir. İnsan beyninde müzikle ilgili belirli bir yoktur.
Dağınık nöron ağları vardır. İnsan müzik dinlemesiyel ilgili Oliver Sacks, Müzikofili kitabının önsözünde Stephen Jay Gould’dan bir alıntı yapar. “Müzik sevgimizin ve estetik, tinsel, entelektüel yaşantımızın başka yönlerinin” zihnimizi arka kapı olarak kullanır, der. Darwin, müziğin insan evrimi için önemli bir rol oynamadığını söyler. Müzik dinleriz çünkü insan türünin müziğe doğuştan düşkünlüğü vardır. Müzikofili nedir? Diye sorduğumuzda bizim de müzikofili olacağımız aklımıza gelmeli. Ayrıca sinestezi yeteneğine sahip insanlar vardır. Bu insanlar müzik notalarını ve seslerini renk olarak görürler. Her notanın, sesin, ritmin, bir rengi hatta konusu vardır.
Gerçeklik ve Kuantum Dünyasında Müzik
Müzikofili nedir? Sorusundan birazcık kuantum fiziğine yolculuk yapalım. Müzik, notalardan ve değişik frekanslarda titresen ses dalgalarından oluşur. Aslında dış dünyada ses diye bir şey bulunmaz. Dış dünyada renk, ışık, konu, rüzgar, gün batımı manzarası, aşk diye bir şey de bulunmaz. Her şey beynimizin bir yorumundan ibarettir. Duyabildiğimiz sesler belirli frekanslar arasındadır. Renkler de elektromanyetik spektrumun mor ile kırmızı arasındaki frekanslarına denk gelir. Dış dünyada her şey, enerji ve frekanslardan ibarettir. Katı olarak hissettiğimiz nesnelerin bile gerçekliğini beynimizde oluştururuz. Sicim teorisine göre atom altı paracıkları bile oluşturan iki boyutlu titreşen sicimlerdir. Kısacası müzik aslında her şey gibi beynimizdeki milyarlarca nöron ağının ve kimyasalların tepkimesiyle ortaya çıkar. Dünyada ya da evrende değil, beynimiz içinde yaşarız. Müzik gerçekliği işte bu kadar basittir, daha fazla karmaşaya gerek olduğunu düşünmüyorum.
İyileştirici Müzik Terapisi
Müzik tedavi edici bir etkiye de sahiptir. Beyinlerinin ön kısmı zarar görmüş, soyutlama ve dil yeteneklerini kaybetmiş hastalar kimi zaman müzik ile birlikte şarkı söyleyebilmişlerdir. Yine afazi, söz yitimi hastalarında da müzik iyileştirici rol oynamıştır.
Amnezi yani hafıza sorunu olan hastalar özellikle uzun süreli hafızasında sorun olan, zaman ve mekândan adeta soyutlanan; hafızası birkaç saniye ile birkaç dakika arasında bir sıfırlanan hastalar müzikle uğraştıkları zaman bu durumun müzik icra ettikleri zaman boyunca yok olduğu da görülmüştür.
Felçli hastalar, tik hastaları, Parkinson ve diskinezi hastaları; sporcular hep müzikle sıkıntılarını aşmayı başarmışlar. Müzik ve tempo tutmak, konuşmadan ve düşünmeden her şeyden ayrı olarak insanı harekete geçirdiği kanıtlanmış. Bütün nörolojik hastalıklarda, beyin hasarlarında, vücut tutulmalarında müzik her şeyden ayrı olarak iyileştirici olmuş.
Pisagor, Kürelerin Müziği (Armonisi)
Ünlü Yunan Filozofu Pisagor, müzikteki matematik oranlar üzerine çalışmalar yapmıştır. Evrende her şeyin armonik ilişki içinde olduğunu öne sürmüş ve yıldızların gezegenlerin; fiziksel ve ruhsal bedenimizin; duygularımızın da kendilerine has müzik oluşturduğunu söylemiştir. Kürelerin armonisi ( Harmony of the sphere) ya da kürelerin müziği (Music of the sphere) önermesine göre: müzikal oranlara göre dizilmiş gezegenler arasındaki uzaklıklar müzikal aralıklara tekabül etmekteydi.
Neden Müzik Dinleriz? Mozart Etkisi
1995 yılında yapılan bir çalışma Mozart Etkisi’de (Mozart Effect) dikkat çekici bir çalışmadır. Klasik eserlerin matematiksel yapısı ve elektriksel nöron faaliyetleri arasında benzerlikler olduğunu gören Gordon Shaw, müzik ile nöronların elektriksel faaliyetleri arasında bir ilişki olduğunu öne sürmüştür. Özellikle Mozart dinlemenin beyin fonksiyonlarını arttıracağını iddia etmişti.
Daha sonra Shaw deneyler yapar bu deneylerde Mozart dinleyen öğrencilerin IQ’larının 8-9 puan arttığını görür. Fakat daha sonra yapılan deneylerde Shaw’ın ulaştığı sonuçlara ulaşılamaz. Mozart Etkisi rafa kaldırılır.
Fakat müzik dinlemek, bize hitap eden ruhumuzu okşayan müzikler bizi daha zeki yapmasa da daha mutlu eder. Aklımızdaki olumsuzlukları alır ve daha sakin düşünmemizi sağlayabilir. Müzik, bizi içinde bulunduğumuz olumsuz durumlardan uzaklaştırma gücüne sahiptir.
Müzik insanın ürettiği en güzel şeylerden biridir, çok değerlidir.
Yorumlar