Çoklu evren yani paralel evren kuramı ya da t eorisi nedir? Gerçek midir? Bir gün evrenini sonu geldiğinde insnalık farklı bir çoklu evrene geçiş yapabilir mi?
Çoklu evren teorisi nedir? Paralel evren kuramı ve zamanda yolculuk araında nasıl bir bağlantı olabilir? Paralel evrenlere geçiş yapabilir miyiz? Çoklu evren teorisi (kuramı) gerçek midir? Bu soruları sormaya daha uzun yıllar devam edeceğiz.
Hugh Everett ilk defa kuramını geliştirip tezini yayınlandığında kuantum fiziğinin kurucuları ve özellikle Neils Bohr tarafından dikkate bile alınmamış. Everett, bu baskılara dayanamayıp kuramından Bohr’un matematiğine karşı çıkan kendi fikirlerini ayrı tutmuş ve tezi Princeton tarafından kabul edilmiş ve Everett, Doktora derecesini gecikmeli olsa da almıştır.
Paralel Çoklu Evren Teorisi Nedir? ve Zamanda Yolculuk
Yıllar sonra fizikçi DeWitt bu kuramı yani paralel evrenler kuramını canlandırdı. İlerleyen zamanlarda ise sicim teorisi, zar evren kuramı ile çok çeşitli paralel evren modelleri kuramsal olarak geliştirildi. Kapitone, zar, manzara, döngüsel çoklu evrenler adında onlarca evren modeli geliştirildi. Sadece kuramsal yapısı olan ve eksik matematiği ile deneye ve gözleme tabi tutulmayan bu modelleri kimileri de reddetti. 14 milyar yıldır genişleyen evrenin takviminden ayrı bizim takvimimiz 2020’li yılları göstermekte. (Sen bu yazıyı hangi zaman diliminde okuyorsun bilmiyorum ama şu anda benim bu yazı yamam ile senin okuman sanki eş zamanlı gibi)
Paralel Çoklu Evren Kuramı Nedir?
0 ila 1 arasındaki kozmolojik sabitte tamı tamına 10500 evrenin olabileceği ve bunlardan birçoğunda eşdeğer yaşamlarını olabileceği çoklu evren kuramının temelidir. Bu evrenlerde farklı tarihler ve farklı gerçeklikler de yanıyor olabilir. Schrödinger’in kedisi bir düşünce deneyidir. Bir kutunun içine yiyecekle birlikte bir kedi konulur ve kutunun kapağı kapatılır.
Fakat kutunun içinde bir de düzenek vardır. Düzenek dıraıdan gelecek bir elektrona rastlarsa düzenekteki zehir kutuya dökülecek ve kedi ölecekitr. Kutu açılmadığı sürece kedi hem ölüdür hem de diridir. Her iki durumda da olabilir. Ama gözlemci kutuyu açınca kedi ya ölü ya da diri olacakıtr. Gözlemcinin müdahalesi ile kedi her iki haldede duramaz. Dalga fonksiyonu çökecektir ve kedi bir durumda bulunacaktır.
Hugh Everett ise kedni yorumunda kedinin canlı olduğu bir evren ve kedinin ölü başka bir olacağını dalga fonksiyonun bu şekilde çökeceğini belirtir. Yine her bir seçimimiz dışında kalan seçmediğimiz her şey farklı bir çoklu evren oluşturur. Örneğin, meslek seçimimizi yaparken A mesleğini değil de B mesleğini seçtiğimizde, başka bir çoklu evrende A mesleğini seçeriz. Dünyayı kirlettiğimiz gerçeğini biliyoruz bu bizim seçimimiz ama başka bir çoklu evrende dünyayı ve çevreyi tertemiz tuttuğumuz bir yer olabilir. Yani istemediğmiz ya da seçmediğimiz her bir seçenek başka çoklu evrenerde başka bizlerce yaşanır.
Paralel Evrenlere Nasıl Geçilir?
Diğer yandan metafizik çalışmalar da var. Rüyalar, hipnoz, ölüme yakın deneyimler ile bazı insanlar farklı boyutlara gittiklerini söylemişlerdir. Yaşamın gizli tarafları keşfedilmeyi beklerken kimine göre gerçekli oluşturan da yine bizleriz. İnançlarımız doğrultusunda her şeyin şekillendiği de başka bir konudur.
Paralel Evrenler Gerçek mi?
Çoklu evrenlere geçiş aslında mümkün değil. Yeni gelişmelere göre (M Kuramı ve zar evrenler teorilerine göre) big bangler ile zar evrenler arasında sürekli evrenler oluşuyor. Bu evrenleri görmek, ulaşmak, iletişim kurmak olanaksız. M kuramı ile 11 boyutlu bir uzay şekli çıkarıldı bunlardan 4 ü bizim uzay-zamanımızı kapsıyor diğer boyutlar ise kendi içinde kıvrılmışlardı. Ve uzayda birbiri içine kıvrılmış belki milyonlarca atom altı düzeyde boyutlar vardır.
String kuramı ve süper sitmetri ile birlikte kuantum ölçeğinin de altında uzay-zamanı oluşturan temellerin iki boyutlu sicimler (string) olduğu da matematiksel olarak ispatlandı. 10-33 cm (Planck uzunluğu) boyutlarına kadar erişmiş olan evrenimizin tohumu 10-43 saniye başlangıç noktasında 10-32 K sıcaklığında büyük bir patlama ile (Big Bang) sıfıra yakın bir zamandan başlayarak genişlemeye başlamış ve bu patlama sonucu kozmos oluşmuş ve bizler de bu düzenin bir parçası olmuşuz.
Kuantum köpükleri ise Plankc ölceklerinde yeni evrenleri yaratma kapasitesine sahiptir. Red Shift ışımaları, Big Bang sonrası ortaya çıkan enerjinin sıcaklığı uzayın her yerinde mikro dalga kozmik fon ışıması olarak dağılmıştı ve bu mikro dalga radyo sinyalleri 1965 yılında Robert W. Wilson ve Arno Penzias tarafından tesadüfen bulundu.
Zaman Yolculuğu ve Çoklu Evrenler Kuramı
Zaman yolcusu. zamanda yolculuk ile aslında çoklu evrenlere ziyaret etmiş olur. Büyükbaba paradoksunda zaman yolcusu büyük babasının paralel bir evrendeki yansımasını vurur. Geri döndüğünde hiç bir şeyi değişmemiş olarak bulması bu nedenledir. Şimdi bir kaç kitaptan alıntılarla konuyu bitireyim. Notlarım aslında daha uzun ama bloga hepsini alamaıyorum.
Zamanın suya benzetilmesi: Su kaynaktan çıkıp gider. Biz kaynağa yakın bir yerde suyun önünü keser isek bu önceden akıp giden su için bir sorun teşkil etmez. Yani geçmişte büyük babamızı öldürür isek, bu gelecek zamanı etkilemez. Yaşanılmış ve olmuş olaylar değiştirilemez.
İşte bu noktada aklıma Brain Greene’in Evrenin Dokusu adlı kitabının 547. Sayfasında yazan kader ve özgür irade konuları geldi. Greene’e göre geçmişe yolculukta tamamen tabiat kanunları belirleyiciydi. Aslında özgür irademiz kendi seçimlerimiz, her şey kuantlar tarafından belirleniyordu. Bizler parçacıklar kümesinden oluşuyoruz ve “Evrendeki her parçacığın kuantum dalga fonksiyonunu biliyorsanızi Schrödinger denklemi, sizin belirleyeceğiniz herhangi bir başka anda bu parçacıkların dalga fonksiyonlarının nasıl olacağını söyler”
“Her şeyin tam olarak nasıl olduğunu biliyorsanız (evrendeki her parçacığın konumu, hızı vs.) klasik fiziğin yasaları sizin belirleyeceğiniz her hangi bir başka anda her şeyin tam olarak nasıl olduğunu ve olacağını söyler.” Yani olaylar üzerinde bir kontrolümüzün olmadığını her şeyi fizik yasalarının yaptığını ve geçmişe yolculukta büyük babanızı asla öldüremezsiniz.
Zamanda Yolculuk Gerçek mi ? ve Evrim Teorisi
Bilmiyorum J.H. Brennan’ın Zamanda Yolculuk isimli kitabını okudunuz mu? Kitaptaki en ilginç bölümlerden biri şöyledir: 1968 yılında ABD Utah’da Kambiryen dönemine ait bir şist bloğu içinde ayakkabı izine benzeyen bir iz bulunur. Bu iz 500 milyon yıl öncesine dayanıyordu ve Evrim Terisine zıttı. Böyle bir şey olamazdı. Modern insanların o zamanda ne işi vardı. Yazar daha sonra şunu yazıyor:
🍭”Eğer evrim teorisi hâlâ geçerli ise ve insanoğlu bu gezegende ancak 65 milyon yıl önce evrimleşmeye başladıysa o zaman, 500 milyon yaşındaki ayakkabı izini nasıl açıklarsınız? Ben yalnızca bir tek olasılık düşünebiliyorum: Bu izin sahibi, zaman yolculuğuna çıkarak geçmişe gitmişti.” (J.H. Brennan’ın Zamanda Yolculuk, S. 27)
Zamanda yolculuk ve çoku evrenler konusu neredeyse hep birlikte anılırlar. Biri olmadan diğeri eksik kalır. Konuyu bağlayacak olursak güneş sistemimizin hayat kaynağı güneş 6 milyar yıl sonra Kızıl Deve dönüşerek sönecek. Açık evren modeline göre genişleyen evrenimiz her an kapalı evren modeline geçerek katlanmaya, büzülme başlayabilir.
Evren büyük bir hızla genişliyor fakat bir yandan da kütlesi artıyor. Kütle çekimi hakim gelir ise evren büyümesini durdurarak kendi içinde çökmeye başlayabilir ki bu olasılık evrenin genişlemesinden daha fazla. Yani bir gün uzay-zaman yok olacak. Ve bizler vaat edilen paralel evrenlerde zamanın eksiye aktığı ya da donup kaldığı ya da zamansız bir evrende sonsuza dek yaşayacağız.
Kaynaklar ve okuma listesi
Brain Greene: Evrenin Dokusu
Brain Greene: Evrenin Zarafeti
Brian Greene: Saklı Gerçeklik
John Gribbin: Çoklu Evrenler Kuantum Fiziğinin Evrenleri
John Gribbin: Erwin Schrödinger ve Kuantum Devrimi
Çizim: Schrödinger’s cat theory, wikipedia
Yorumlar