Space X Crew Dragon ve Tanrıların Uzay Teknolojisi

Space X Crew Dragon ve Tanrıların Uzay Teknolojisi. Bu ifade belki biraz tuhaf oldu. Tanrıların uzay teknoloji ne anlama geliyor? Aslında buradaki “tanrılar” kelimesi dinsel bir anlam içermiyor. Daha çok mitolojik, destansı bir kelime. Space X Crew sosyal medyanın gücü ile gündemdeydi. Yoksa uzaya fırlatılan ilk uzay aracı değildi. Sadece iki kişilik mürettebat ile yörüngeye uçmasını milyonlarca insan canlı canlı izledi. Uzay araçlarının geçmişi çok uzak tarihlere gitmez 60 yıllık bir macerada henüz küçük adımlar atıldı. Ama bir zamanlar yani binlerce yıl önce yeryüzünü ziyaret eden uzaylı astronotlar yüksek teknolojileri ve uzay araçları ile dünyaya iner. İnsanının, Homo Sapiens insanına evrilmesi için genetik düzenlemeler yapar ve insanı kendilerine kul olsun diye yaratırlar. İnsanlar bu varlıklara tanrılar der.

Space X Crew Dragon

Crew Dragon, 20 Mayıs 2020 gününde yörüngeye fırlatıldı. Space X, (Space Exploration Technologies Corporation) Uzay Keşif Teknolojileri Şirketi gibi bir ada sahip. Para babası ve PayPal’in kurucularından biri Elon Musk şirketi yönetiyor ve kurucusu. Para babası dedim çünkü bu işler parayla döner. Şirketin kuruluş amacı zaten ticaret. Özellikle Mars’ın kolonileştirilmesi ve güneş sisteminin istilası temel amaç olarak görünüyor.

İstila dedim çünkü para ve sermaye sisteminin asıl amacı paradır. Yaşamı ve evreni hayrına keşfedecek değiller. Özellikle 13.7 milyar yılır genişleyen evrende sıkıştığımız bu toz parçacığından daha küçük dünyadan çıkıp kozmik bir varlık olmak asıl amaç tabii ki değil. Evrenin ve canlılığın keşfi, diğer yaşam formlarının aranması; mitolojilerdeki uzaylı varlıkların gerçekliği değil konumuz.

Uzay Yolu’ndaki Atılgan gibi yeni keşifler değil daha çok Dolar’ın yeşilinin amaçlandığı bir gerçek ki yalnız olmadığımız bu evrende, daha üstün teknolojili varlıklar tarafından izlenildiğimiz gerçeği de var. Space X Crew Dragon yörüngede NASA ile ortaklaşa çalışarak ISS Uluslar Arası Uzay İstasyonu ile birleşti ve evrene açılmak yolunda büyük adım attı. Bu insan türü için çok önemli bir adım. İnsanlı uzay araçları bilim kurgu filmlerinden çıkıp gerçek olmaya doğru ilerliyor. Tabii ki son olarak yüksek hız ve ışık hızının yakalanması var. Sonra evren ayaklarımızın altında…

Tanrıların Uzay Teknolojisi

Space X Crew Dragon ile birlikte belki de artık uzaya insanlı araçlar  kolaylıklar gönderilebilecek. Mars insanın hep hayallerini süslemiştir. Bir sonraki aşama gezegenlerin kolonileştirilmesi. Fakat bir zamanlar uzaydan yani gökyüzünden cennet tabir edilen bir yerden uçan arabaları, göksel diskleri ile ışıklar ve ateşler içinde tanrılar iner. Mezopotamya mitolojisi bu tür anlatımlarla doludur. Tanrılar yeryüzüne inince kendilerine hizmet edecek varlıkları yaratma odalarında tasarlarlar. Adem ve Havva, ilk insan, insanın çamurdan, balçıktan yaratılması gibi temalar bütün kutsal kitaplardan önceki dönemlerde de vardı.  Özellikle tanrılar insanları kendilerine kulluk için, hizmet için Homo Erektus’u genetik olarak değiştirerek Homo Sapiens’i yaratması anlatılır.

Uçan nesneler, Maya, Aztek, Çin, Sümer, Babil, Yunan mitolojilerinde, destanlarında sık sık işlenir. Bunlar fantezi ya da bilim kurgunun eseri olmaktan çok fazlasıdır. Bazı bilgileri geleceğe taşımak için mitler ve destanlar, dinsel metinler şeklinde aktarılması gerekliydi. Ağır sembolizm de bu anlatımın bir parçasıydı. Oannes, denizden gelir ve Mezopotamya insanına astronomiyi ve tarımı öğretir ve ansızın gider. Queztar Yılanı Mayaların tanrısıdır. Gökyüzünden uçan bir araba ile inen tanrı Mayalara astronomi ve tarım öğretip tekrar göğe çıkar. Bir gün geleceği sözünü vererek… Bütün tapınaklar ve piramitler aslında tanrıların evi ve barınağıdır. Buralardan hem tanıların yeri cennet yani gökyüzü izlenir hem de tanrıların kutsal emanetleri sergilenir.

Marsta İlk Koloni ve Dünya Yörüngesindeki Tanrılar

Hezekiel’in uzaylılarla karşılaşması ve uzay aracı tarifi İncilde anlatılır. Yine Peygamber Enok (Hermes, İdris, Thoth, Enoş) ateşler saçan bir araba içinde gökyüzüne cennete yani yörüngedeki bir gemiye çıkar. Bir nevi miraç olayının ilk örneğidir. Gılgamış destanındaki Humbaba bir nevi makineyi andırır. Yine uçan boğalar ve bunlardan fırlatılan ışık saçan ateş okları; altı başlı canavarlar ve bu canavarların her şeyi yok eden ışınları vardır. Özellikle ayakları yerden kesilmiş tanrılar bir nevi hologram teknolojisini andıran şekilde konuşurlar.

Mars’ın bir zamanlar Marduk gezegeninden gelen tanrıların kolonisi olduğu Mezopotamya mitolojisinde geçen konulardan. Özellikle dünya yörüngesindeki İgigiler özerk bir yapıya sahiptirler. Mars’a sürgüne gönderilen Alalu ve dünyaya inen tanrılar hiç durmadan büyük bir rekabet içine girerler. Uçan arabalar, hatta uzay mekiği ve füze çizimleri vardır.

Tanrılar insanların ulaşamayacağı yerlerde adeta iniş ve kalkış yapabilecekleri yerler kurup, buraları canavarlarıyla korurlar. Tufan’dan sonra uçan araçlarına binip yörüngeye çekilen tanrılar ağlaşarak insanlığın su altında kalışını izlerler. Bir yandan da pişman olan tanrılar Ziusudra (Nuh) sayesinde insnalığı kurtarırlar. Ziusudra’ya tanrılar ölümsüzlük vererek kendi katlarına yani cennete kabul ederler.

Mitoloji ve tarih öncesi medeniyetler incelendiğinde karşımıza ilk olarak çıkan uçan makineleri, ateş saçan arabaları ve kutsal diskleri ile gökyüzünde uçan tanrılardır. Tanrılar dilediği inanları yörüngedeki ana gemiye (cennete) alırlar ve o insan artık tanrılara karışmıştır. Uzay ve astronomi bilgisi üst düzeyde olan adı bile duyulmamış ilkel (!) kabileler ellerinde modern teknolojinin henüz bulabildiği bilgileri bulunduruyorlar. Biz gelişmiş insan ise sadece daha çok kazanmak ve daha fazla lüks peşinde koşarken bu ilkel (!) kabileler her şeyden uzak büyük bir bilgiye evrenin ve yaşamın bilgeliğine koruyuculuk yapıyorlar. Tabii ki uçan araçları ve uzay mekikleri ile giden tanrılar söz verirler: bir gün tekrar gelip insanları hesaba çekeceklerdir. Space X Crew Dragon ile belki de tanrıları taklit ederek insanlığı uzaya taşıyacak.