Walter Isaacson, kitaba Steve Jobs'un evlatlık verilme zamanlarından, Suriye asıllı biyolojik babasından ve evletlık verildiği aileden bahsederek başlıyor.
Steve Jobs Walter Isaacson Kitap İncelemesi Konusu Yorumları. Apple’ın kurucusu olan Jobs ölümünden günümüze geçen zamanda ddah çok karakteri, davranış biçimi, anlaşmazlıkları ile gündeme geldi. Pazarlamacı, girişimci, yenilikçi yönü ile yeni ürünler ortaya çıkarabilme konusunda bilgisayar ve mobil teknolojilerde iyi işler başardı. Isaacson biyografi yazarı olarak tanıdığı biri olan Jobs’un biyografisini çok ayrıntılı olarak yazıyor.
Daha fazla kitap, daha bilgi ve daha fazla aydınlanma için okumaya ve bilgisizlik kadar zararlı olan dogmalardan da ancak bilgi ile kurtulacağız. Site menüsünden daha fazla kitaba ulaşabilirsiniz. Yorumlarınızı yazmayı unutmayın.
Steve Jobs Walter Isaacson Kitap İncelemesi Konusu Yorumları
Walter Isaacson, kitaba Steve Jobs’un evlatlık verilme zamanlarından, Suriye asıllı biyolojik babasından ve evletlık verildiği aileden bahsederek başlıyor. Lise dönemlerinde karşı kültür savunucusu, hippi olarak LSD bbaşt olmak üzere kullanmadığı uyuşturucu kalmamış ve bu sırada doğu dinlerine merak salarak Hindistan’a gitmiş burada bir Yogi gibi yaşamış ve çeşitli meditasyon dersleri almış. Yaşamı boyunca da bu meditasyonlar ve diyetler devam ediyor.
Kitapta, Apple’ın nasıl doğduğu, Jobs’un orijinal fikirleri nasıl edindiği, ilk bilgisayardan en son tanıttığı iPad’e kadar şirketi nasıl geliştirdiği çok ince ayrıntılarına kadar anlatılıyor. Aile ilişkileri, bir türlü kabul edemediği kızı, evlilikleri, biyolojik annesini araması da dahil oldukça gelişmiş bir biyografi. Bu konuları anlatmayacağım. Sadece aşağıda inceleme ve yorum kısmında sadece kısa iki paragraf ile bu yazı bitecek.
Steve Jobs Kitabını Okumalı mıyız?
Biyografi okumayı seven herkesin, bilgisayar ve mobil teknolojilerin fitilini yakan Jobs’un biyografisini okumalı. Kitapta da anlatıldığı gibi Jobs’un lansman sunumlarını bekleyenler adeta bir cemaatin üyesi gibi Jobs’u karşılarlar. Günümüzde de bu şekilde bir davranış devam ediyor. Jobs için sadece bir mucit, patentleri bünyesine alan bir geliştirici demek haksızlık. Gerçekten de Jobs, sinirli, saygısız, insnalara bok gibi davranan, kendi ürettikleri dışında hiç bir şeye saygısı olmayan biridir. Başka hiçbir teknoloji ortaklığına zırnık vermezken kendilerine yazılım ve destek için elinden gelen her şeyi yapan bencil ve batıl inançlı biridir. Bunları inkar etmek zaten mümkün değil.
Jobs’un Kişiliği
Jobs, şirketi kurup çıkardığı ilk bilgisayarını grafik temelli yapmaya karar verdi. Bunun için Xerox’un patentlerini kullandı. Jobs, bilgisayarların grafik tabanlı olmasına inanıyordu. Bunun için kendi rızaları ile adeta Xerox’u yağmaladı. Yine mevcut mause için güncellemeler yaptı ve en faydalı biçime getirdi. Jobs, ileri görüşlülüğü ile aslında mevcut olanı geliştirip, ihtiyacı en iyi karşılayacak şelikde yeniden pazarlama ustasıydı.
Yine iPod ve MP3 çağında, mevcut durumu iyi değerlendirdi ve müzik sektörünün ve gelecekteki online müzik çağının öngörüsünü yaptı. Pixar’da çok iyi işler çıkardı. iTunes ve online müzik satışı, iPod ile şu anki müzik platformlarının ilkel versiyonlarını kurguladı.
Jobs, projelerini mevcut olan patentleri satın alarak başardı. Yine iPhone icin Groilla Glass’ı üreten Corning ortaklığını buldu. Neredeyse iflas edecek olan bu ortaklığı ve patentlerini satın aldı. Yine dokunmatik ekran ve dokunmatik hareketleri için zaten mevcut olan patentleri bünyesine kattı. Jobs, mevcut teknolojilerin patentlerini şirketine katmayı ve yeni ürünler çıkarmayı iyi bildi. Bill Gates, kendi geliştirdiği ucube tablet tasarımını çok överken ve gelecekte tabletlerin iş görmeyeceğini düşünürken Jobs, iPad’leri çıkardı.
Jobs, piyasayı iyi okuyarak onlarca hazır patenti ve teknolojiyi sanki kendi bulmuş ve ilk mucidi kendiymiş gibi sunmayı bilmiştir. O sadece mevcut olanı en iyi şekilde sunmayı başaran bir sihirbaz, iyi bir pazarlamacı ve sunum, satiş uzmanıydı. Hangi teknolojisin ileride iş yapacağını ve nasıl ivmeleneceğini tahmin etmekte iyiydi. Bunun ötesine geçeceğini düşünmüyorum. Kendi ürettiğinden başka her şeye bok muamelesi yapan Jobs, tedavisi olan kanser hastalığını, adeta koca karı ilaçları gibi meditasyon ve uzak doğu diyet teknikleri ile tedavi etmeye çalışması sonucu 2011 yılında 56 yaşında öldü.
IOS mı Android mi?
Günümüzde ikisi de birbirine eşittir. Hatta Samsung’un S serisi tabletleri pek çok yenilik ve ekran olarak daha üstündür. iPad serisi ve Air serisi her zaman yetersiz IPS ekran, lamine olmayan camlar ve eski teknolojiler kullandığından fiyat performans olarak birbirine denk olmamıştır.
Jobs, patentlerini çalındığını düşündüğü Microsoft’a, Google’a açtığı davaların çoğunu kaybetmiştir. Aslında günümüzde bütün teknolojiler birbirinin aynıdır. Zaten bu doğaldır. Örneğin Telegramdaki bütün özellikle artık Whatsapp’ta da vardır. Insagram, TikTok, Youtube birçok ortak özelliğe sahip olmaya başladı. Jobs’un bol bol savaş verdiği Android OS, IOS, Windows OS arasındaki çatışmalar artık 2000’lerdeki bayat tartışmalardan ibaret.
Windows ve Android’de sorun tamamen üreticilerin her türlü kalitesiz donanımı, ucbe kalitesiz malzemeyle inşa edip, bilgisayar ve telefon üretmesinden kaynaklanıyor. (Burada Jobs haklıdır. Yazılımdan donanıma kapalı bir sistem her zaman işe yarar) donanım ve yazılım %100 uyumlu ise donanımın düşük özellikli olması bile önemli olmayabilir) Bir standarta uymayan ve piyasaya sürmelen düşük donanımlı ve tasarım acizi cihazlardan işletim sistemleri yani yazılımlar çoğunlukla sorumlu değildir.
Samsung, Huawei, Google’ın amiral gemisi tabir edilen cihazları, tabletleri ve Asus, Huawei gibi üreticilerin OLED PC’leri ile Apple cihazlar arasında neredeyse hiç fark bulunmaz. Son zamanlardaki M2 ya da M3 işlemci gerçekten üstün. Her iki sisteminde birbirine üstünlüğü var. Son kullanıcı kullanım alışkanlığına göre bir tercih yapmalı. Aslında her şey optimizasyonda biter bu işte ise IOS şimdilik önde gibi…
- Baskı: 540 sayfa
- Okuma süresi: 20 saat
- Yayıncı: Domingo Yayınları
Yorumlar